Şubat 06, 2012

Gidenler, kalanlar, bir ihtimal dönecek olanlar, hiç dönmeyecek olanlar..filan filan..

Çoktan unuttum dedim.
Boktan bir yalandı.
İkimizde biliyorduk..
Ama sustuk..
İnanmış göründü, ne güzel dedi..
Keşke bende yapabilsem.. unutsam dedi..
Böylesi daha iyi oldu dedim.. nasıl olsa bir gün..olacaktı..
Kendimi avutmayan bu sözler onu da avutmadı ama başıyla onayladı..
Böyle düşünmene sevindim dedi..
İkimizde giden birilerinin ardından kalanlardık..Olan biteni birbirimize anlatmış ve onun daha iyi durumda olduğuna karar vermiştik ..
O yüzden ben daha kötüyü oynuyordum, o daha iyiyi..
Roller paylaştırılınca repliklerde geliyordu arkasından..

Yer : Boğazda Arnavutköy yakınlarında bir kafe..
Zaman : Ocak ayında soğuk bir pazar akşamı..
Bir adam ve bir kadın yağmurlu/karlı fırtınalı bir havada yoğun nargile dumanı yüzünden yarı sisli olan kafeye girerler..

“Hadi ama asma bak suratını, sırf senin için açılsın diye pembe kazak giydim bak..” dedi..
Üzerindeki kahverengi paltoyu çıkardı, gerçekten de pembe kazak giymişti.. hemde öyle açık pembe filan değil resmen çingene pembesi dediğimizden.. görünce gülümsemeye başladım.. “gerçekten de faydalı oldu bak..” dedim.. şu an beni güldürebilecek tek şey buydu muhtemelen ve sende başardın..
“Az deli değilsin” dedim.. “akıllı olsan benim yanımda işin olmazdı zaten..”

O sevgilisinden ayrılmıştı ve kız “bir daha arama beni” demişti.. ama tam olarakta ayrılmamışlardı çünkü kız “ben seni arayana kadar” demişti.. yani bir gün arayacaktı.. en azından onun için bir umut vardı.. ya sevgililer gününde.. ya birkaç ay sonraki doğum gününde.. ya da herhangi bir gün.. bir umut kız onu arayacak yeniden birlikte olcaklardı.. işte bu durum onu benden daha iyi durumda yapıyordu..

Ben ise yolları ayırmıstım tamamen.. ikimiz ayrı yollara gitmiştik.. daha doğrusu ben aynı yolumda kalmıştım da o çoktandır beklediği yol ayrımına gelmiş ve oradan sapıp hoşça kal demişti.. bende hoşça kalmıştım.. hatta güle güle diyip onun yol boyunca güldüğünü hayal etmiştim.. gülmek en çok yakışan şeydi ona, ama en az yaptığı şeydi aynı zamanda.. yine de kolaylıkla zihnimde canlandırabilecek kadar görmüştüm güldüğünü.. bir daha görüşmeyecektik muhtemelen.. güldüğü o çok nadir anların tamamını kaçıracaktım.. ve bu durum beni daha kötü durumda yapandı..

Apaçık bir şekilde teselliye ihtiyacım vardı.. bu yüzden soğuk havaya rağmen evden çıkıldı.. bu yüzden boğazda güzel bir kafeye gidildi.. bu yüzden sırf benim için pembe kazak giyildi..bu yüzden en sevdiğim tatlı tiramisu ısmarlandı....istersem alkol bile alabilirmişim ama istemedim.. sıcak kahve daha iyiydi.. daha ne olsun..

Bundan sonra olacaklar konusunda yapılan gerekli gereksiz ihtimal tahminleri eşliğinde dakikalar birleşip birkaç saati oluşturduğunda hava iyiden iyiye kararmış ve kar yağışı yastık savaşında uçuşan kaz tüyleri kıvamına gelmişti..

Gitme vakti geldi dedim.. yoksa mahsur kalacam burada.. kalktık.. ayrılırken asık suratımı işaret edip gül artık dedi.. gülesim yok dedim..paltosunu aralayıp pembe kazağını gösterdi.. hakkaten güldüm.. kocaman bir kahkahayla..

….ondan sonra kar hızlandı..hızlandı..hızlandı.. üç gün boyunca yağdı..herşeyin üzerini kapattı..
UYRGZR-.-

Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...