Ağustos 19, 2013

ah amigdala ah.

bir deniz buldum, kurdum sofrayı bozkırın ortasında. Çok zaman önce yazılmış cümlelerle başlasın bu yazı istedim. Önce cümleyi yazıp sonra yaşamak daha güzel. Kendine inancın artıyor. Ölüler bu yüzden iyi romancı. 
yapacak bi şey olmaması iyi. zaman, ağız dolusu küfür gibi..tadını çıkara çıkara sövebiliyorsun.  Renklilerle beyazları ayırdım, bilseniz ne zor iş..beyazlar dönerken 70 derece ısınmış dairenin içinde renkliler sırasını bekliyor. renklilerle aram hoş da değil..sürekli bir itiraz..ben bunun yanına yakışmıyorum halleri...lacivert en çok bozulanlardan.. ne grilerle anlaşıyor, ne siyahlarla..kırmızıdan nefret ediyor. Kırmızının umurunda değil, hepinizi boyarım güvenini nerde nasıl kazandıysa artık.
Yapacak bir şey yok. Ahengi renklerle tutturmanın formülünü ezberledim. X, y’ye eşit olmasa da olur. Eşitlik ne zaten. Rakı çizgiyi aşsa da oluyor. O zaman yapacak bi şey olmuyor. İyi oluyor işte. Rüzgarı kafaya takmazsan duruyor. Şarkı da söylemiyor, bizim eski şarkımız olan. Ay’a aldırmazsan büyüyor. Koca bir Ah gibi.  Bozkırda bir deniz bulmuşsan sofrayı kurmaktan başka bi çare de olmuyor. Anason kokuyor deniz. Sofra dediysem iki erik, bir yarım elma. Elmanın yarısı çürüğe çıkmış ondan yarım, gönül almakla ilgisi yok. Eriğin biri yere düşüyor, üfleyerek yemek de bana. İki erikten düşmeyenin daha ekşi çıkma olasılığı insanı düşündürüyor, üflemek bundan. Ekşi çıkma yoksulluğu. Cırcırböceği Ağustos’a rağmen susuyor. Can’a rakibi handan etmek gibi. Bir sen eksiktin ayışığı diyebilseydim sensizliğime tüy diken ay’a, Can Yücel kızardı belki. Sensizlikte ay güzel olmuyor. Yapacak bir şey yok. Ah amigdala ah.. bu şarkı, bu koku, bu ağaç, bu kuş, bu çiçek, bu böcek, bu karanlık.
Amigdala olmasa.. Gözyaşı yok, üzüntü yok.
Yapacak bi şey.... 

U(YKSZ)

Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...