Eylül 01, 2011

HEYYOOOO...

Öyle tembelim ki, tatil bile yavaş geçiyor.
Az önce klavyenin üstünde yiyecek taşıyan karıncayı üfleyerek ya fantastik bir hayata adım atmasını engelledim ya da ağustosböceğinin; ağustos ayının bittiği gün, öcünü aldım.
Tuşların birinin –tahminime göre y harfinden- içeri girip resistörcüklerimin, thermistörcüklerimin, dust corecuklarımın, variable ınduktorcüklerimin arasında gezinip transformerlerden birinde konuşlanmayı uygun bulsaydı ne yapar idim bilmiyorum. Bunlar bi bilgisayarın içinde var mı onu da bilmiyorum sallıyorum belki denk gelir deyu. Ben gelmesem de, bu karınca denk gelecek mecbur yazının muhtevası gereği. Transformere yerleşen karınca, taşıdığı buğday taneciğini –masala uygun olsun- crystallerden birine depoladığında içinde genetiği değişmiş buğday yetişen bi bilgisayarım olacaktı.  Atsan atamazsın, biçsen biçemezsin, kıyamam yani. Bi de hem karıncaya hem buğdaya isim vermem gerekir ki, işin acıklı yanı başlar böylece.. Karıncanın adı olur Atom. (atom karıncadan dolayı değil, dizüstü intel atom olduğundan) Buğdayın adı olur füseyfisa. (Bunun sebebini söyleyemem)
Artık olur olmaz yerlerde yazıp çiziktirmeye oturduğumda klavyenin üstüne ekmek tanecikleri ufalamak, arada elleri ıslatıp klavyeye su serpmek boynumun borcu haline gelir. Dizüstünün kapağını açtığımda y ve h harfleri arasından yeşermeye başlayan buğdayla, boy atmaya başlayınca nasıl baş edeceğimi Allah bilir. Ya karınca? Konuşmaya da başlar benimle, al başına belayı. Gezmeye gitse meraklanırım..Hastalansa ne yapacağımı bilemem, uykularım kaçar. Zaten adımla müsemmayım. Sınır dışı gezi yapmaya kalksam tohum kaçakçısı olacağım.
Yok yok üflemekle iyi yaptım bence.. Uzak olsun.. İçim rahat. Zaten ağustosböceğinden yanayım ben. La Fontaine’e de gıcığım bu yüzden. Ne uğraşır durursun hayvancağızla, madara ettin cümle çoluk çocuğa.
On yedi yıl toprak altında gün yüzüne çıkmayı bekler durur mübarek, çıkınca da bir ay yaşar yaşamaz, dişi beğensin çiftleşeyim umuduyla basbar bağırır, çiftleşti çiftleşti, olmazsa boşuna nefesini tüketip yallah.. Olacak iş değil.. Daha bi rahatladım şimdi, karıncayı def ettiğim için. Ne hali varsa görsün. Oh be!
 U(YKSZ)

Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...